Geleceğimizin pandemi sonrası dünyada da kendi ellerimizle ve mücadelemizle biçimleneceğini biliyoruz. Kadınların ve kadın hareketinin, eski ve yeni normaliyle neo-liberal patriyarkal kapitalizmi aşıp yeni bir dünyayı biçimlendirecek en önemli mücadelelerden biri olduğunu biliyoruz. Bu mücadeleyi belirsiz bir gelecekte değil, hemen şimdi büyütmek için, “yeni normalde” yeniden biçimlenen neo-liberal faşist rejimlerin, erkekliğin ve iktidarın; kadınlara, emeğe ve doğaya yönelik yeni saldırıların birleşik anlamını kavramak; örgütlenme ve direnme yollarımızı geliştirmek için tartışıyoruz.
“… kadınların hayatında evler, çocuklar, erkekler, dağınık odalar, bulaşıklar, kaynamak isteyen çorbalar, pek çok şey vardır, hepsi ilgi bekler. Bunların ortasında bazen yazmak, okumak, öğrenmek hevesi, isteği, sevinci bir sancı gibi dolanır insanın içinde”.(1)
Pandeminin ilk günlerinde, “gündelik hayatımız ve yaşadığımız dünya Covid-19 pandemisi ile alt üst oluyor. Ne taleplerimizden, ne haklarımızdan, ne de hayatımızdan vazgeçiyoruz. Kadınlara ve kadın mücadelesine güveniyoruz. Hepinizi çok seviyoruz” diyerek bildirgemizi yayınlamamızdan bu yana, hep birlikte iki zor ay geçirdik.(2)
Ülkemizdeki ve dünyadaki iktidarlar, sermaye güçleri, patriyarkal-kapitalist gerici kurumlar, bu iki ay içinde, öngörülerimizi misliyle doğruladılar. Biz ise, bu zor günlerde de “ortak dertlerimizin yarattığı basıncı ve umutsuzluğu, mücadelemizin değerlerini savunarak, başka kadınlarla her biçimde dayanışma, iletişim içinde olup, direnme ağları oluşturmaya” çalışarak geçirdik.
Bildiğimiz araçları zorlayıp bilmediklerimizi inşa etmeye; kadın mücadelesini pandemi günlerinde de canlı ve kolektif bir varlık olarak ayakta tutmaya; bilgilerimizi ortaklaştırmaya; bu canlı ve kolektif varlığın zihnimize üşüşen yeni sorulara, yeni sorunlara yeni yanıtlar vermesini sağlayacak tartışmalarla ezberlerimizi zorlamaya çalıştık.
Pandemi koşullarında elde ettiğimiz iki uzun ayın tecrübesiyle, dünyanın başka diyarlarındaki başka kadınların bilgelikleri, bildirgeleri, talepleri ve tartışmalarının da katkısıyla, patriyarkal neo-liberal kapitalizmin insanlığa, ama en çok kadınlara dayatmaya çalıştığı, “yeni normali” kavramaya başlıyoruz.
Geleceğimizin pandemi sonrası dünyada da kendi ellerimizle ve mücadelemizle biçimleneceğini biliyoruz. Kadınların ve kadın hareketinin, eski ve yeni normaliyle neo-liberal patriyarkal kapitalizmi aşıp yeni bir dünyayı biçimlendirecek en önemli mücadelelerden biri olduğunu biliyoruz. Bu mücadeleyi belirsiz bir gelecekte değil, hemen şimdi büyütmek için, “yeni normalde” yeniden biçimlenen neo-liberal faşist rejimlerin, erkekliğin ve iktidarın; kadınlara, emeğe ve doğaya yönelik yeni saldırıların birleşik anlamını kavramak; örgütlenme ve direnme yollarımızı geliştirmek için tecrübelerimizi ve ezberlerimizi zorlamak gerektiğini de biliyoruz. Bu bilgilerle, yeni normalin yarattığı “kadınlık krizini” ve bu krizden çıkışın yollarını tartışmaya başlıyoruz.
Tüm kısıtlarımıza rağmen ezberlerimizi aşabilecek yeni uçlar, kolektif ufuklar yaratabileceğimizin güveni ve başta tüm kadınlar olmak üzere herkese ilham vermesi dileğiyle, tartışma çerçevemizi oluşturan başlıklardaki kısa sunuşlarımızı paylaşmaya başlıyoruz.
Tartışma Başlığı 1: Normaliniz Batsın! (26 Mayıs Salı)
Pandemi öncesi dünyada çoklu krizler (Çiğdem Çidamlı)
Türkiye’de çoklu kriz ve yeni normale uzanan eğilimler (Rüya Kurtuluş)
Türkiye’de çoklu kriz ve yeni normale uzanan eğilimler – Rüya Kurtuluş
Pandemi öncesi dünyada halk isyanları – Tuğçe Özçelik
Pandemi öncesi Türkiye’de isyanlar ve halk hareketleri (Şeyma Özberk)
Pandemi öncesi Türkiye’de isyanlar ve halk hareketleri – Şeyma Özberk
Pandemi öncesi 4. dalga feminist hareket -(Çağla Akdere)
Tartışma Başlığı 2: Patriyarka Virüsten Daha Tehlikeli! (28 Mayıs Perşembe)
Pandemide iktidarlar kadınlar için ne yaptı? (Pınar Çelik Arpacı- Gülçin Polat)
Patriyarka virüsten daha tehlikeli: Pandemide iktidarlar kadınlar için ne yaptı? – Pınar, Gülçin
Pandemide özel alan, bakım emeği ve annelik- Çigdem Serin, Aysun Gençtanır, Fatma Girgin
Pandemide özel alan, bakım emeği ve annelik – Çiğdem S., Aysun, Fatma
Toplumsal yeniden üretim krizi olarak pandemi – Fulya Dağlı, Meziyet Yıldız
Toplumsal yeniden üretim krizi olarak pandemi – Fulya, Meziyet
Tartışma Başlığı 3: Kapitalizm Öldürür (1 HaziranPazartesi)
Pandemide derinleşen kriz – Sezen Özkan, Çiğdem Çidamlı
Kapitalizm öldürür: Pandemide derinleşen kriz – Sezen, Çiğdem
Pandemide ücretli kadın emeği – Buse Üçer, Berna Demirdaş, Deniz Önen, Gizem Kasırga
Pandemide baskı, iktidar ve biyodenetim – Mihriban Yıldırım-Şilan Delipalta
Tartışma Başlığı 4: Gezegeni de kadınlar kurtaracak
Neo-liberal kapitalist üretim modeli pandemiyi nasıl yarattı? -Tuğçe, Selin, Rüya
İklim krizi, gıda krizi, ekolojik kriz: Buse Üçer
Pandemi sonrası kentler ve kamusal alan – K. Zeynep Çelik
Patriyarkal kapitalizmin pandemi krizine sosyalist bir ekofeminizmle bakmak – Çağla Akdere
Patriyarkal kapitalizmin pandemi krizine sosyalist bir ekofeminizmle bakmak – Çağla Akdere
Tartışma Başlığı 5: Pandemide feminist hareket, gündemler, mücadeleler
Yeni Normalde Dünya Feminist Hareketinin Gündemleri – Fulya Dağlı
Yeni normalde dünya feminist hareketinin gündemleri – Fulya Dağlı
Pandemide Kadın Kadına Tartışma’nın diğer sunuşlarını paylaşmaya devam edeceğiz.
Notlar:
Yorumlar