Yaşamlarımız, bedenlerimiz, yönelimlerimiz, kararlarımız bizimdir. Dilimizi kesmekle tehdit edenlere bir kez daha söylüyoruz hadi be oradan siz bizim dilimizi, sesimizi kesemezsiniz. Elinizi bizden çekin, yeter artık.
Bugünlerde Gülşen’in kıyafeti, Sezen’in şarkı sözleri diye kadınlara yükleniliyor. Birileri hakkı varmış gibi ne giyeceğimize karışıyor. Birileri geçiyor bir kadının şarkı sözleri üzerinden evinin kapısına gidiyor. Bu eril tahakküm bir de üzerine dil kesme tehdidinde bulunuyor. Hadi be oradan siz bizim dilimizi kesemezsiniz. Asıl biz sizin her seferinde kadınların bedenine, yaşamına, fikrine, tercihlerine uzanan o sesinizi keseriz.
Kadınları cinsiyetinden dolayı taşlayan, cadı diye yakan, kapanmadığı için kırbaçlayan, sakız çiğnedi diye ayıplayan, kahkaha attığı için “kötü kadın” yaftası yapıştıran, namusumu kirletti diyerek öldüren, canım birini öldürmek istedi diyerek öldüren, makbul kadın-makbul olmayan kadın diye ayrıştıran binlerce yıllık zihniyetin, sistemin ürünleri bunlar. Onun bugünkü temsilcileri oturmuşlar ülkenin tepesine, fetva verip duruyorlar. Ama unuttukları bir şey var. Biz o “yakamadığınız cadıların torunlarıyız.” Biz hiçbir kız kardeşimize, bedeni, yönelimi, fikri ya da makbul olup olmaması üzerinden söz söyletmeyiz size, keseriz o sesinizi.
Kadınlar üzerinden kurulacak bir politika arıyorsanız temel ihtiyaç olan pedleri ücretsiz hale getirin. Ya da HPV ve HIV aşılarını ücretsiz hale getirin. Her şehirde aile irşat bürosu açmak yerine kadınların ücretsiz sağlık hizmeti alabileceği, şiddet gördüğünde başvurabileceği kurumlar açın… Kadınların ihtiyacı olan şey sizin onayladığınız yaşamları yaşamak, sizin fetvalarınızı duymak değil. Biz özgürce yaşayabilmek ve hayatın her alanında eşit olmak istiyoruz.
Eşitlik demişken değinmeden edemeyeceğim. Yoksulluğu iliklerimize kadar işlemesiyle, yine en ağır biz kadınlar yaşıyoruz. Üç beş kuruşla akşama ne yemek yapacağını düşünen, eksilterek yaşam döngüsünü sağlamaya çalışan kadınlar var. Erkeklerle aynı saat çalışıp, benzer işler yapmasına rağmen eşit ücret alamayan hatta üstüne bir de çay kahve servisi yaptırılan kadınlar var. İktidar politika üretecekse kadınların işyerinde, evde, okulda maruz bırakıldığı eşitsizliklere, yaşadığı yoksulluğa karşı politikalar üretsin. Bedenimizi, kimliğimizi, sanatımızı, yaşamımızı rahat bıraksın.
Yaşamlarımız, bedenlerimiz, yönelimlerimiz, kararlarımız bizimdir. Dilimizi kesmekle tehdit edenlere bir kez daha söylüyoruz hadi be oradan siz bizim dilimizi, sesimizi kesemezsiniz. Elinizi bizden çekin, yeter artık.
Yorumlar