Hasan Ali Toptaş’ın kendilerini taciz ettiğini ve cinsel saldırıda bulunduğunu ifşa eden kadınların ardından birçok erkek de edebiyat dünyasında ifşa oldu. Kadınlar, erkeklerin nüfuzlarını kullanıp kendilerini istismar etmelerine ''Artık yeter!'' dedi
Yirmiye yakın kadın #MeToo diyerek, yazar Hasan Ali Toptaş’ın kendisini taciz ettiğini ve cinsel saldırıda bulunduğunu ifşa etti. Toptaş’ın itibarını ve gücünü kullanarak yıllardır bu tacizleri sürdürdüğünü söyleyen kadınlar ancak birbirlerinden güç alarak bu itibarı yerle bir edeceğini ifade etti.
Hasan Ali Toptaş’ın ifşasının ardından edebiyat alanında eser vermiş birçok erkek de kadınlar tarafından ifşa edildi. Kadınlar konuştukça, erkeklerin sanat, edebiyat alanında kendi tarihlerini oluştururken nüfuzunu kullanarak kadınlara nasıl şiddet, taciz ve mobing uyguladıkları da ortaya çıktı.
Cinsel tacizlerin, ısrarlı takiplerin ve mesajların, mobingin yalnızca duygusal travmalar yaratmadığı, kadınların sınırlarını ihlal eden bu davranışların aynı zamanda kadınların edebiyat alanından uzaklaşmasına, çalıştığı işlerden ayrılmasına ve emek alanının dışına itilmesine sebep olduğu birçok mesajda dile getirildi.
Kadınların mesajlarındaki ortak yan, yaşadıklarını paylaşacak cesareti kadınların birlikteliğinden, duygudaşlığından ve örgütlü gücünden aldığıydı. #SusmaBitsin, #BeterOl, #UykularınızKacsın etiketleri ile paylaşılan mesajlarda beyanda bulunan kadınlarla dayanışan pek çok kadın, ”Birbirimizin çaresiyiz, birlikte güçlüyüz” dedi.
Kendilerine yönelen cinsel şiddet ve tacizin kendileri ile sınırlı olmadığını söyleyen kadınlar, sinema, çeviri, yayıncılık, dizi, reklam sektörlerinden, edebiyat, sanat çevrelerinden türlü nüfuzlu ve ünlü erkeğin failliklerinin ortaya çıkması için #UykularınızKacsın etiketiyle paylaşım yapmaya çağırdı.
Toptaş’ın ifşası: O itibarı yerle bir edeceğiz!
Twitter’da Leyla isimli bir hesap Toptaş’ın bir videosunu paylaşarak, “Bu adamın ifşalanmasını heyecanla bekleyen kaç kişiyiz? Ben ve pek çok arkadaşımın kendisi ile nahoş anıları var üniversite yıllarına ait. Şu anki bilinç ve cesarete sahip olsam kesinlikle ifşa ederdim. Klasik orta yaş üzeri cis erkek edebiyatçı. Gerçekten büyük bir hayal kırıklığıdır kendisi” dedi.
Leyla’nın attığı tweetin ardından kadınlar, Toptaş tarafından uğradıkları taciz ve cinsel saldırıları edebiyat dünyasında ifşa etmesine sebep oldu.
Dün; tam anlamıyla bir ifşa bile sayılmayan “umarım ifşa edilir” imasını tedirginlikle paylaştım. Yazarken “kanıtın nerede, ıslak imzalı tutanakların nerede” çetesi tarafından lince uğrayacağımı çok iyi bilerek. Hemen akabinde bir sürü feminist kadın avukat arkadaşıma yazdım+
— Leylâ. (@LeylaSalinger) December 9, 2020
Bu tweeti aralarında yazar, çevirmen, gazeteci de bulunan 20’den fazla kadın paylaşarak, Hasan Ali Toptaş’ın kendisini de taciz ettiğini anlatmaya başladı. Aralarında 15 yaşında lise çağındayken taciz edildiğini söyleyen de vardı, daha genç bir yazar ve okur olarak yolun başındayken bu tacizlere maruz kaldığını söyleyen de. Bunlardan biri de yazar Pelin Buzluk’tu.
Benim de kendisiyle çok korkunç bir anım var. O zaman evliydim, eşime bile anlatamadım. Yıllar sonra güçlükle anneme anlatabildim.Sonraları bazı yazar arkadaşlarıma yine zorlanarak anlattım.Bir hafta sonra kendisiyle yan yana fotoğraf paylaşan oldu. Leyla asla yalnız değilsiniz❤ https://t.co/b0zoUb1RoM
— Pelin Buzluk (@PelinBuzluk) December 8, 2020
Hasan Ali Toptaş hakkında yazılanlara baktıkça lise çağında bir okuruyken gönderdiği taciz mesajlarını hatırlatıyorum. Durumu bir arkadaşıma anlatabilmiştim şimdi görüyorum ki çok daha fazlası varmış. Tüm bunlara ve bana bir şey olmazcı her erkeğe karşı #BirbirimizinÇaresiyiz https://t.co/v4M4PnpfUv
— Nalin (@NalinOztkn) December 8, 2020
Pelin Buzluk’un yazdıklarının ardından yazar Aslı Tohumcu ile çok sayıda kadın birbirlerine “yalnız değilsin” diyerek kendilerini taciz eden yazarları ifşa etti. Nermin Yıldırım gibi yazarlar ifşada bulunan kadınlarla dayanıştı.
Sevgili Pelin, yalnız değilsin. Gözünden akan bir damla yaşa kıyamam. Adını vermeden ifşa ettiğim için bana dava açmayı düşünen ödüllü bir başka yazarımıza da selam olsun. Hepinizin itibarını yerle bir edeceğiz. https://t.co/owsHv4pkAr
— asli tohumcu (@aslitohumcu) December 8, 2020
Şaşılacak bir şey varsa, şu erkeğin de tacizci olduğunu duymak değil, o kadınların öfkeyle, kırgınlıkla ve mecbur hissettikleri suskunlukla kim bilir ne zamandır boğuşuyor olmaları; yine de inandıkları işlerini sürdürme dirayetleri, o güç ve her şeye rağmen konuşma cesaretleri…
— Pınar Öğünç (@pinarbihter) December 8, 2020
Yanlış anlamıyoruz. Kafadan atmıyoruz. Fazla duygusal davranmıyoruz. Gereksiz yere hadise çıkarmıyoruz. Bedensel bütünlüğümüzün, sağlık ve haklarımızın peşinde koşuyoruz. Biliyoruz işinize gelmiyor ama, biz buradayız ve hiçbir yere gitmiyoruz.
— Rayka Kumru, MSx, M.A (@raykakumru) December 9, 2020
#HasanAliToptaş ın pek çok kadına cinsel saldırıda bulunduğu bir kadın arkadaşımızın ifşası üzerine ortaya döküldü. Edebiyat dünyası da erkek şiddetinden azade değil. Edebiyatta varolmaya çalışan kadınlar olarak dayanışmayı büyüyeceğiz, birbirimizi savunacağız.
— Kadın Savunması (@kadinsavunmasi) December 9, 2020
herkesin itibar ettiği bir yazarın tacizini ifşa edebilmek az buz bir cesaret değil.bir arkadaşımın çocuk denecek yaşta aynı kişinin tacizine uğradığını yakın zamanda öğrendim. bir kadının cesareti başka kadınları da güçlendiriyor,erkeklerin camdan kuleleri yıkılıyor birer birer. https://t.co/zO3AjNa0Ld
— Sevinç Koçak (@11incitez) December 8, 2020
Vallahi öyle..
Uykuların kaçsın..
(Foto via @dlnn_) pic.twitter.com/9ywJA1XE2o— melis alphan ♀ (@melisalphan) December 9, 2020
Faili aklamaya çalışan erkek dayanışması da her zamanki gibi kadınları itibarsızlaştırmaya çalıştı. Ancak kadınların birbirinin beyanına sahip çıkmasıyla birlikte hakikat ortaya saçılınca erkek dayanışması da yerle bir oldu.
Mesela şairsin, mesela insanlar senin yazdıklarını şiir diye okuyor. Mesela bir konuya tepkilisin, bunu ifade edeceksin. Elinde avucunda tecavüz mizahı, cebinde "Z.kerler, zevk almaya bakalım" cümleleri. Ama olur ya, şairsin.
— Burcu Karakaş (@burcuas) December 8, 2020
leyla'nın, amy'nin, pelin'in ve onlarca kadının daha genç yaştayken hasan ali toptaş'ın tacizine uğradığını, toptaş'ın itibarını böyle koruyan yardakçılar yüzünden zamanında anlatamadığını, ama şimdi hem toptaş gibilerin hem de bunların yerle bir olacağını ali lidar'a iletsinler. pic.twitter.com/zBfv87fzQF
— sibel yükler սիպէլ ? (@sibelyukler) December 8, 2020
Ayrıca herkes kendi omurgasına sahip çıksın, bıktık artık. Tacizci erkeğin dokunulmazlığından, cüretinden, dürtüselliğinden, her arzuyu kendine hak görmesinden, aymazlığından, psikolojik problemlerinden, şımarıklığından, açgözlülüğünden, sürekli taviz istemesinden yıldık.
— Sema Kaygusuz (@KaygusuzSema) December 9, 2020
kadın edebiyatçılar böyle böyle itibarsızlaştırıldı. yazmaktan vazgeçenler oldu. şimdi, o itibarı hak edene vermemiz gerekiyor.
— Özlem Akcan (@ozlemakcan) December 9, 2020
"Kadınlar birbirinden güç alarak konuşuyor, daha da konuşacaklar. Bizim korkacak bir şeyimiz yok. Şu an bir sürü erkeğin bir köşede, sıra ne zaman bana gelecek diye ifşa edilme korkusuyla beklediğinden eminim. Bu tacizcileri de, onların sırtını sıvazlayanları da unutmayacağız.” https://t.co/4bLRuwFAAo
— Gözde Öney (@gozdeney) December 9, 2020
Yaklaşık 20 yıldır medya ve yayın dünyasında kalem oynatıyorum.
Bu süreçte açık-örtülü, sözlü-yazılı, fiziksel-psikolojik, erkek tacizini yaşadım.
Benim gibi onlarca kadın arkadaşım var…
Hepsini tek tek ifşa edeceğiz…
Emin olun!#SusmaBitsin
— Elcin Poyrazlar (@elcinpoyrazlar) December 9, 2020
Toptaş özür diledi, kadınlar ‘Tacizi affetmiyoruz’ dedi
Hasan Ali Toptaş’ın kendisini taciz ettiğini ve cinsel saldırıda bulunduğunu ifşa eden kadınlar, Toptaş’ın, “Bilmeden, farkında olmadan yaptım” dediği özrünü kabul etmedi ve “Affetmiyoruz” dedi.
Hem tacizleri ifşa eden hem de dayanışma gösteren kadınlar ise Toptaş’ın özründeki ifadelere tepki göstererek, “Bilindik fail” dedi.
Tacizin bilinçli ve farkında olarak yapıldığını söyleyen kadınlar, yaşananların bir hata değil, şiddet olduğunu vurguladı. Toptaş’ın “eril faillik” ifadesine tepki gösteren kadınlara göre, yapılanın adı ”eril faillik” diye geçiştirilemez, yapılan erkek şiddetidir.
Toptaş’ın metnindeki “insanlardan özür diliyorum” ifadesi de hem failliğin hem de mağdur edilmiş kadınların özneliğinin görmezden gelinmesine sebep oldu. Kadınlar ayrıca, Toptaş’ın senelerdir tacizde bulunmasının “kadınların konuşmayacakları” düşüncesinden geldiğine, ancak bugün kadın dayanışmasıyla konuşulmasının Toptaş’ı özür dilemeye zorladığına dikkat çekti.
Affetmiyoruz! #BeterOl https://t.co/pTTzc3IlvV
— 5Harfliler (@5Harfliler) December 9, 2020
eril faillik mi? erkek şiddeti o, liseli kızları taciz etmişsin, sokaktaki adı şerefsizlik. bilmeden olmaz, insanın tedirginliğini göremeyen zaten edebiyat yazamaz, bakmamışsın, umursamamışsın. böyle şeyleri şıklaştırmayalım.
— ayşe düzkan (@ayseduzkan) December 9, 2020
Oldukça hesaplı ve stratejik bir özür. Hem inkar çiğliğine düşmemiş oluyor hem de okuyanın kafasında tacizin boyutunu küçültüyor. Maşallah hepsine aklı ermiş de neyin taciz olduğunu kadınlar bildirmeden bilememiş. https://t.co/VNrsUQl64x
— hande kuday (@handekuday) December 9, 2020
Taciz neden çok mistik bir şeymiş gibi davranıyor bu erkekler? Haddinizi bileceksiniz, çok zor değil. Karşınızdaki insanın özel alanına girmeyeceksiniz, onu herhangi bir şeye zorlamayacaksınız, rahatsız etmeyeceksiniz. Sizi reddediyorsa uzatmadan çekip gideceksiniz.
— Ezgi Yılmaz (@rhizomic) December 9, 2020
pelin, leyla, aslı, amy, nalin ve onlarca kadın, hasan ali toptaş'ın ne kadar bilinçli taciz ettiğini ortaya çıkardı. "bilmeden, farkında olmadan" ifadesi de bilindik fail ifadesi. hayır, bilerek taciz ettin, kadınların konuşacağını bilmeden. bu gecikmiş özür, kadınların zaferi. https://t.co/w5vT4FcYEb
— sibel yükler սիպէլ ? (@sibelyukler) December 9, 2020
eril failliğinle #BeterOl pic.twitter.com/A3cnZVgYWA
— zerezar?️? (@Viyansora) December 9, 2020
Dayanışma güçlendiriyor, tacizciler ifşa oluyor
#MeToo diyerek birbirinden güç alan kadınlar, başka erkek yazarların da tacizlerini ifşa etmeye başladı. Pelin Buzluk’la dayanışma gösteren yazar Aslı Tohumcu, yazar Bora Abdo’nun da kendisini taciz ettiğini söyleyerek, mesajları paylaştı.
"İddia" değil canım. O ara başlığı düzeltin @t24comtr ! pic.twitter.com/3xZ3oJUwSu
— asli tohumcu (@aslitohumcu) December 9, 2020
Mevsim Yenice, Ezgi Polat gibi yazar ve editörler de yine yazar Hüseyin Kıran tarafından sistematik tacize uğradığını anlattı. Perçem Yıldızbaş’ta İmge Yayınlarının yöneticisi Refik Tabakçı tarafından tacize maruz bırakıldığını anlattı.
Bana ve birçok genç kadın arkadaşıma da aynısı yaptı Hüseyin Kıran. https://t.co/zbVMuDRgW7
— Mevsim Yenice (@MevsimYenice) December 9, 2020
Hüseyin’e +1’im az kalacaktır. Çünkü ben ve bildiğim birçok başka kadın arkadaşım kendisinin tacizlerine ve saçmalıklarına maruz kaldı. Saygı duyduğunuz bir yazardan öykülerinizle ilgili yorum alacağınıza heyecanlandığınız noktada Hüseyin’in azgınlıklarına maruz kalıyorsunuz. https://t.co/0e0DrGb3rz
— Ezgi Polat (@igzetalop) December 9, 2020
Kadınlardan aldığım güçle ben de birini ifşa etmek istiyorum. Adım Perçem Yıldızbaş. 2006 yılında İmge Yayınları’nın yöneticisi Refik Tabakçı tarafından taciz edildim. Patronumdu. 24 yaşındaydım, editör olmak istiyordum, meslekte ilk işimdi. #MeToo
— ispalya (@perchem) December 9, 2020
Kadınların dayanışması sonuç verdi: İletişim ve Everest Yayınları ifşa olan yazarlarla ilişiğini kesti
Onlarca kadın başta Hasan Ali Toptaş, Bora Abdo ve Hüseyin Kıran olmak üzere erkek yazarların tacizlerini ifşa etti. İfşaların ardından bu davranışların münferit değil sistematik olduğunu vurgulayan kadınlar yayınevlerine çağrı yaparak bu yazarlarla çalışılmamasını istedi. Kadınların sosyal medya üzerinden örgütledikleri çağrı ve mücadele karşılık buldu. İletişim Yayınları Bora Abdo ile yollarını ayırdığını duyururken kadınların yanındayız dedi. Toptaş’ın yayınevi Everest Yayınları da yazarla ilişkisini kestiğini duyurdu.
İletişim Yayınları olarak, maruz bırakıldıkları gayriinsani davranış, zorbalık ve tacize karşı yazarlarımız Pelin Buzluk ve Aslı Tohumcu’yla beraberiz. Bora Abdo ile olan yayın ilişkimizi sona erdirdiğimizi okurlarımızın bilgisine sunarız. pic.twitter.com/PMlSHXSUoG
— İletişim Yayınları (@iletisimyayin) December 10, 2020
Kamuoyuna,
Yazar Hasan Ali Toptaş ile yollarımızı ayırmış bulunuyoruz. Her türlü tacizin karşısındayız, karşısında olmaya devam edeceğiz.
Saygılarımızla. pic.twitter.com/zYgURiRGtY
— Everest Yayınları (@EverestKitap) December 10, 2020
Toptaş’a verilen ödül geri alındı
Mersin Ticaret ve Sanayi Odası tarafından her yıl bir edebiyatçıya verilen Mersin Kenti Edebiyat Ödülü bu yıl Hasan Ali Toptaş’a verilmişti. Ancak taciz anlatılarının ardından Değerlendirme Kurulu, Toptaş’a verilen ödülün geri çekilmesine karar verdi.
Değerlendirme Kurulu üyesi olarak Celal Soycan, “Bu son derece ağır bir durum. Değerlendirme Kurulu dünden beri konu üzerinde konuştuk ve ödülün geri alınması konusunda mutabık kaldık. Çünkü Hasan Ali Toptaş ile ilgili bu iddiaları yok sayamayız, hoş göremeyiz, görmezden gelemeyiz. İnsani, ahlaki, vicdani, edebi sorumluluğumuz gereği Toptaş’a verdiğimiz ödülü geri çekmeye karar verdik” dedi.
Yapımcı Müge Büyüktalaş ve yönetmen Ali Aydın, Toptaş’ın aynı adlı romanından uyarlanan ‘Kuşlar Yasına Gider’ isimli film projelerini iptal ettiklerini duyurdular.
— Müge Büyüktalas (@MugeBuyuktalas) December 10, 2020
Taciz ve cinsel şiddete karşı erkek ittifakı sergileyen, tecavüzü meşrulaştıran ”mizahı” ile paylaşım yapan Ali Lidar’ında İthaki Yayınları ile yolları ayrıldı.
Demek ki neymiş,
Şiddet failleri kadar, şiddet failini güçlendiren, başka erkekleri teşvik eden, erkek şiddeti ittifakı yapanların da uykuları kaçacakmış! https://t.co/LVAtmlKi0M
— Kadın Savunması (@kadinsavunmasi) December 10, 2020
Yorumlar