Nefreti, ayrımcılığı, transfobiyi körükleyen her açıklama, devletin her uygulaması bu şiddetle suç ortağıdır. Bu saldırganlık karşısında susmayacağız. Hiçbir kadını yalnız bırakmayacağız.
Kadın Savunması, dört gün içinde translara yönelik üç şiddet vakasına karşı Kadıköy’de açıklama yaptı. Yapılan açıklamada devlet yetkililerince nefret söyleminin LGBTİ+’lara karşı şiddeti meşrulaştırdığı vurgulandı.
Eylemde özellikle trans kadınların yaşadığı şiddete dikkat çekilirken, bu şiddetin ancak feminist dayanışma ile durdurulacağı ifade edildi.
Açıklamanın tamamı ise şöyle;
9 Mart akşamı Beyoğlu’nda 18 yaşında Suriyeli trans kadın Asya’nın yüzüne, Emre Bozkurt tarafından kezzap atıldı. Asya’nın yüzünde ve sırtında birinci derece yanık var, bir gözü kör oldu diğer gözü ise büyük oranda görme yetisini kaybetti. Fail Emre Bozkurt o kezzabı atarken Asya’nın göçmen olduğunu biliyordu. Hastanelerin ona sahip çıkmayacağını biliyordu. Fail Emre Bozkurt, trans bir kadına saldırırken devletine güvendi. Transfobi, ırçılığı ve göçmen düşmanlığını körükleyen iktidara güvendi. Tecavüzcüleri ve kadın katillerini koruyan yargıya güvendi.
10 Mart günü trans kadın Aysel Oktay’a cinsel saldırıda bulunan Harun S. serbest bırakıldı. Failin üstünden silah, bıçak ve on bir adet kurşun çıktı. Bu karar erkek şiddetini cesaretlendirmektir, transfobiyi ve kadın düşmanlığını meşrulaştırmaktır. Bu karar ‘diken üstünde yaşıyorum, can güvenliğim yok’ diyen kadına devletin bu ülkede sana hiçbir güvence sağlamayacağım deme şeklidir.
Bugün trans kadın Miraş Güneş evinde ölü bulundu. Failin kim olduğu bilinmiyor. Süleyman Soylu’nun hedef göstermesinden beri translara yönelen şiddetin nasıl bir boyuta ulaştığını dört gün içinde yaşanan üç şiddet olayı gayet net anlatıyor.
Son günlerde iktidarın LGBTI+’lara karşı ayrımcılık ve şiddet içeren sözleri 8 Mart eylemlerinde gökkuşağı renklerinin yasaklanmas, 6 Mart’ta Kadıköy’de yapılan Büyük Kadın Buluşması sonrası trans kadınların polis tarafından takip edilerek gözaltına alınması, şiddetin cezasız kalması translara karşı şiddet uygulayan failleri cesaretlendirmektedir. Nefreti, ayrımcılığı, transfobiyi körükleyen her açıklama, devletin her uygulaması bu şiddetle suç ortağıdır. Bu saldırganlık karşısında susmayacağız. Hiçbir kadını yalnız bırakmayacağız. Hiçbir suçun cezasız kalmasına izin vermeyeceğiz. Trans kadınlar kadındır demeye devam edeceğiz. Eylemlerimizde trans arkadaşlarımızı seçip bizden ayırmanıza asla izin vermeyeceğiz. Üzerimize saldığınız bu nefreti, transfobiyi, kadın düşmanlığını, erkek şiddetini feminist mücadelemizi büyüterek yerle yeksan edeceğiz!
Yorumlar