Şimdi iki yıllık bir aradan sonra, bu yılki yaz kampımızda da tüm biriktirdiklerimizle, dertlerimizle, umutlarımızla, korkularımız, neşemiz ve hayallerimizle bir araya geliyoruz
Çok uzun zaman oldu değil mi? İsyanımızı dalgalarla, kumla, kamp ateşiyle buluşturmayalı. Şöyle rahat ve derin bir nefes alıp, birbirimizle kucaklaşmayalı. Kucaklaşırken, bu berbat hayatı yeni baştan kurmak için aklımızın, ellerimizin, bedenimizin kolektif gücünü parlak bir kamp ateşinin başında buluşturmayalı.
Hayal mi, diyorsun? Ah ama şimdi, yeniden hayal etme zamanı. Hayallerimizse yeni bir hayat kadar büyük! Evet, şimdi yeryüzündeki tüm karmaşaya, bitmek bilmez savaşlara, derin yoksulluğa ve sonsuz krize karşı yeni bir hayat kadar büyük bir hayal kurma zamanı. Biliyorsun, uzak bir dünyanın, olmaz bir ütopyanın hayali değil bu. Biliyorsun, bir ütopya değil bu; dünyanın en şenlikli, dans eden öfkesinin isyanı! O zaman kalk haydi, bir kamp yapalım; sabahı bekleyemeyiz, hep beraber çiçekli şiirler yazmak için bir ateş yakalım!
Biliyorsun, güllerin hiç konuşmadığı zamanlarda bile bizim kahkahalarımız hiç dinmedi. İsyanımız sokakları, meydanları özgürleştirmekten hiç vazgeçmedi. Çok badireler atlattık birlikte, pandemi ve kriz bizi biraz kendi içimize döndürse de. Kendimize, hayatımıza ve değerlerimize dair birçok şeyi sorgulasak da, sonra hep derin bir nefes alıp sesimizi yükselttik. İster güçlü, ister kırılgan çıkalım bu süreçten, ağaçlara ve birbirimize sarılıp baharı çağırmaktan hiç vazgeçmedik. Hayatımızı saran rekabetin, umursamazlığın, kayıtsızlığın karşısına feminist elbirliğimizi; birbirimizi gözetmeyi, karşılıklı ilgiyi, özeni, feminist dayanışmamızı ve mücadelemizi diktik.
Şimdi iki yıllık bir aradan sonra, bu yılki yaz kampımızda da tüm biriktirdiklerimizle, dertlerimizle, umutlarımızla, korkularımız, neşemiz ve hayallerimizle bir araya geliyoruz. Karanlıkları yırtan bir ayın altında, bizi çağıran gecenin içinde elbirliğimizle büyük ve sıcacık bir kamp ateşi yakıyoruz. Kahkahalarımızla, direnişlerimizle, itaatsizliğimizle büyütüyoruz ateşi. Kendimizi, hareketimizi ve hayatı değiştirmek için, sabahı beklemeden, kendi ışığımızı yaratıyoruz. Atölyelerde tartışarak, tartışırken dans ederek, dans ederken dayanışıp güçlenerek, kampımızı, özgür ve elbirlikçi yaşam alanımızı inşa ediyoruz. Sözle, fikirle, eylemle; dansla, sporla, eğlenceyle; elbirliğiyle, dayanışmayla ve yanıbaşımızdaki kızkardeşliğin eliyle güçleniyoruz. Sabahı beklemeden bir ateş yakıyoruz; feminist bir dünyanın hayalini yaratıyoruz.
Biz seni, birbirimizi çok özledik! Haydi, gel dayanışma ve elbirliğiyle bir güzel kucaklaşalım. Haydi, gel 3-7 Ağustos’ta Dikili-Bademli’de Kadın Savunma Ağı Yaz Kampı’nda sabahı beklemeden bir ateş yakalım!
Hepimize verdikleri güç ve ilham için Didem Madak ve Ana Tijoux’ya sevgilerimizle.
Sen de kampa katılmak istersen burayı tıklayarak kayıt formunu dodurabilirsin
Not: İzmir-Dikili, Bademli köyüne 5 dakika uzaklıktaki Badem Tatil Köyü kamp alanıyla ilgili daha fazla bilgi almak için:
Tweets by bademtatil
https://www.facebook.com/bademtatil/
Kadın Savunma Ağı Yaz Kampı ile ilgili daha fazla bilgi için:
kadinsavunmasi@gmail.com
@kadinsavunmasi (Twitter)
@kadinsavunmasi (Instagram)
@kadinsavunmasi (Facebook)
Yorumlar