Kadın Savunma Ağı olarak gericiliği, kadın düşmanlığını kendine yol bilen Yeni Akit hakkında Çağlayan Adliyesi'nde suç duyurusunda bulunduk
Yeni Akit interne sitesinde 14.01.2020 tarihinde, Türkiye’nin dört bir yanında kadın-erkek eşitliği, kadın hakları ve kadına yönelik şiddete karşı mücadele eden Kadın Savunma Ağı’nı ve özerk bir kadın alanı olan, kadınların kolektif üretim ve paylaşımı için kullanılan Mor Mekan’ı karalama ve itibarsızlaştırma hedefiyle yazılmış olduğu anlaşılan, haber niteliği olmayan bir metin yayımlandı.
Kadın Savunma Ağı olarak Yeni Akit hakkında suç duyurusunda bulunduk.
Suç duyurusu öncesinde yaptığımız basın açıklaması:
Bilindiği üzere kadın düşmanlığında sınır tanımayan Yeni Akit’in en yeni hedeflerinden biri Kadın Savunma Ağı Mor Mekan Derneği’miz oldu. 14.01.2020 tarihinde Yeni Akit internet sitesinde, Türkiye’nin dört bir yanında kadın-erkek eşitliği, kadın hakları ve kadına yönelik şiddete karşı mücadele eden Kadın Savunma Ağı’nı ve özerk bir kadın alanı olan, kadınların kolektif üretim ve paylaşımı için kullanılan Mor Mekan’ı karalama ve itibarsızlaştırma hedefiyle yazılmış olduğu anlaşılan, haber niteliği olmayan bir metin yayımlandı.
Mor Mekan’ın sosyal medya hesaplarından herkese açık duyurduğu aylık programını “ele geçiren” Yeni Akit, Mor Mekan’da bir dizi ahlaksız faaliyete yer verildiğini “tespit etmiş.” Öncelikle metnin içeriğine yönelik hakaret, iftira ve halkı kin ve düşmanlığa tahrik suçlarının oluşması nedeniyle, Yeni Akit’e karşı suç duyurusunda bulunacağımızı belirtelim. Ardından bu paçavraya ilişkin neden ciddiye alıp da suç duyurusunda bulunduğumuzu açıklayalım.
Yıllardır kadın hareketine yönelik kara propaganda ve karşı kampanyaların başını çeken Yeni Akit’in son süreçte sözde mağdur babaların sözcülüğüne soyunarak kadınların nafaka hakkının gasp edilmesini savunduğunu, yine bir takım mağdur kimseler gerekçesiyle çocuğun cinsel istismarının evlilik yoluyla meşrulaştırılması ve cinsel istismara yönelik af talebinin bayrak taşıyıcısı olduğunu, kadınları şiddetten koruyan ve Türkiye’nin uygulamakla yükümlü olduğu bir uluslararası sözleşme olan İstanbul Sözleşmesi’ne ve 6284 sayılı kanuna karşı yürütülen kampanyanın örgütleyicisi olduğunu hatırlatarak başlayalım. Yıllardır bu çalışmalarıyla Yeni Akit dinci gericiliğin ve erkek egemenliğinin en geri unsurlarının temsiliyetini üstlenerek kadınların kazanılmış haklarına saldırıyor, kadınları hedef gösteriyor, kadına yönelik şiddeti ve kadın cinayetlerini normalleştiriyor, feminizmi düşmanlaştırmaya çalışıyor. AKP rejiminin her bir kadın düşmanı politikasının en öncü savunucusu olmakla yetinmiyor, AKP’nin kadın düşmanlığıyla adeta yarışıyor.
Yeni Akit’in yarattığı sözde mağdurlar hülyasından çıkıp gerçekliğe baktığımızda ise bu ülkede her gün kadınlar erkekler tarafından öldürülüyor, çocukları cinsel istismara maruz bırakılıyor ve kadına şiddet günden güne artıyor. Bir yandan 2019 yılında öldürülen kadınların %95’nin eş, partner veya yakın akrabası tarafından, %73’nin evlerinde öldürüldüğü doğrudan devlet ağzıyla onaylanırken diğer yanda Yeni Akit gibi mecralardan şiddetin her türlü biçiminin meşrulaştırılmasına ve kadınların hedef gösterilerek haklarının gasp edilmesi için kampanyalar yürütülmesine aynı devlet kayıtsız kalıyorsa; bunun adı kadınlara karşı suç işlemek üzere bir araya gelmiş erkek ittifakıdır. İşte bu suç ortaklığına karşı nasıl sokaklardan, meydanlardan sesimizi yükseltiyorsak, bu defa da mahkeme salonlarından Yeni Akit’e her şeye maydonoz olmaması gerektiğini öğretmeye geldik.
Bu erkek ittifakına karşı kadın hareketi olarak yıllardır evlerden, kampüslerden, işyerlerinden, sokaklardan, meydanlardan, gecelerden sesimizi yükseltiyoruz. Kürtajı yasaklamaya kalktılar engelledik. Bir gece yarısı baskınıyla meclisten tecavüzü aklama yasasını geçirmeye çalıştılar yüzlerce kadın örgütü yan yana geldik izin vermedik. Şimdi de kazanımlarımızın geri alınmasına izin vermiyoruz. Öldürülen kadınların katilleri hak ettikleri cezayı alsın başka kadınlar öldürülmesin diye mücadele ediyoruz. Yaşamını savunmak için öldürmek zorunda kalan kadınların öz savunma hakkına sahip çıkıyoruz. Hiçbir kadının kendini yalnız ve çaresiz hissetmemesi için bütün ülkede dayanışmamızı güçlendiriyoruz. Biz kadınlar için mücadele etmek, hakkımızı savunmak, örgütlenmek bir hayat memat meselesi. Bundan asla vazgeçmeyeceğiz. Meydanı Akit gibi kadın düşmanlarına asla bırakmayacağız. Feminizm bizim gücümüz, feminist isyanı büyüteceğiz. Patriyarkal kapitalizm kadın emeğini vahşice sömürmeye devam ederken biz kadınlar elbette Marksizm atölyelerine devam edeceğiz. Her bir anımızı şiddet tehdidi altında geçirirken elbette Feminist Öz Savunma atölyelerimizi yaygınlaştıracağız. Beden Cinsellik Dans atölyelerimizle bedenimize dair oluşturulan tabuları çıkacağız. Şiir Şarap gecelerinde kadın şairlerin hayatı ve şiirlerinde kendi hayatımıza dair ayrıntılar bulacağız, kadınlığımızın hallerini paylaşacağız… Kadın kadının kurdudur sözünü yerle bir edip, kadın kadını savunur diyerek bütün ülkede savunma ağlarımızı kuracağız. Sevinçle söylüyoruz ki durmayacağız, daha fazlasını yapmak için devam edeceğiz.
Son olarak diyoruz ki; Yeni Akit’e de, erkeklere de , AKp’ye de yeter artık! Önümüz 8 Mart Dünya Kadınlar Günü. Çağrımız bütün kadınlara; çıkalım zıvanadan, kuralım hayatı yeni baştan!
Yorumlar