İtaat etmiyoruz. Hayatı istiyoruz! 25 Kasım’da sokaklardayız – Kadın Savunma Ağı

Hapsedilmek istendiğimiz evlerden çıkalı çok oldu. Bizi hapsedemezsiniz! 20 yıldır bu iktidarın karşısında geri adım atmadık. Yasaklarla, mahkemelerle, polisle, bombalarla yaratılan korku ortamına rağmen sokakları terk etmedik. İran’dan Şili’ye kızkardeşlerimizle ellerimizi birleştirdik. “Jin Jiyan Azadi” diktatörlere karşı ortak sözümüz oldu. Bu yıl 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü'nde, sabahı-baharı-sandığı beklemeden, itaatsizlik ateşlerimizi yakalım.

İtaat etmiyoruz. Hayatı istiyoruz! 25 Kasım’da sokaklardayız – Kadın Savunma Ağı

İtaat etmiyoruz. Hayatı istiyoruz!

25 Kasım’da sokaklardayız.

25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü. Yine mor renklerimizle, öfkemizle, isyanımızla meydanlarda olacağız. Erkek şiddetine rağmen, kadınları aile içine hapsetmeye çalışan politikalara, yasaklara, polis şiddetine, yaratılmak istenen terör ortamına, erkek devlet şiddetine rağmen İTAAT ETMİYORUZ. Hayatımızı zehir edenlere rağmen yaşıyoruz, yaşayacağız!

Her şey bi’ zıvanadan çıkmaya bakar. Biliyorsun değil mi? Bize normal diye dayatılan, alışmamız istenen hiç bir şey normal değil!

Öyleyse;

Sabahtan akşama kadar çalışıp, kazandığın paranın yola, faturaya, kiraya bile yetmeyeceğini, yaşamak için borçlanmak zorunda kalacağını bilen ama böyle yaşamak istemeyen kadınlar sokağa.

Evde, işte, aşkta; sürekli incelik beklenen, bakım işi beklenen, duygusal fiziksel her türlü emeği sömürülen, sırtında taşıdığı dünyanın yükünü atıp dünyayı tepe taklak etmek isteyen kadınlar sokağa.

“Bir adam”ın boyuna kadınlara çocuk yapın diye dayatmasını, aile dışında kadınların yok sayılmasını, zorlama Anayasa değişikliklerini, LGBTİ+’lara karşı sokaklarda cüppelilerin nefret suçu işlemesini kabul etmiyorum diyen kadınlar sokağa.

Sanatçıların, gazetecilerin, politikacıların, Şebnem hocanın tutuklandığı bu ülkede kadın katillerinin, bombacıların sokakta cirit atmasına isyan eden kadınlar sokağa.

Ülkenin her yerinin kan ve gözyaşına boğulduğu, işçi cinayetlerinin, önlem alınmayan afetlerin, Bartın’ın, Soma’nın kader diyerek geçiştirildiği, hakkını arayanların terörist ilan edildiği bu bozuk düzeni değiştirmeliyiz diyen kadınlar sokağa.

Öyle bir ülkede yaşıyoruz ki; sokakta, evde ve maalesef hiç bir yerde güvende değiliz ama birbirimizden aldığımız güçle, dayanışmamızla, mücadelemizle dağları delmeden! hepimiz için eşit ve özgür bir hayat kurabiliriz, birbirimizi hayatta tutabiliriz diyen kadınlar sokağa.

Kadınlar olarak biz, erkek şiddetini engellemeyen, kadın katillerini koruyan karakolları, mahkemeleri, bakanları biliyoruz, “Gülistan Doku Nerede?” diye sormaktan vazgeçemiyoruz, siz iptal etseniz de “İstanbul Sözleşmesi Biziz” diyoruz.

Hapsedilmek istendiğimiz evlerden çıkalı çok oldu. Bizi hapsedemezsiniz! 20 yıldır bu iktidarın karşısında geri adım atmadık. Yasaklarla, mahkemelerle, polisle, bombalarla yaratılan korku ortamına rağmen sokakları terk etmedik. İran’dan Şili’ye kızkardeşlerimizle ellerimizi birleştirdik. “Jin Jiyan Azadi” diktatörlere karşı ortak sözümüz oldu. Bu yıl 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü’nde, sabahı-baharı-sandığı beklemeden, itaatsizlik ateşlerimizi yakalım.

İTAAT ETMİYORUZ! Vaatlere, yalanlara, oyalamalara karnımız tok! Çünkü biz HAYATI İSTİYORUZ.

Haydi, kadınlar savunmaya, 25 Kasım’da sokaklara!

Kadın Savunma Ağı

 

 

Yorumlar