Emeğiyle dünyayı döndüren kadınlar! İsyancı bedenleriyle sokakları, meydanları özgürleştiren kadınlar! Gelin 1 Mayıs’ta feminist isyanımıza sarılalım. Dünyayı döndüren emeğimizin, kadın düşmanı iktidara soluk aldırmayan isyanımızın, hiç durmadan sokakları dolduran isyancı bedenlerimizin gücüyle bu kez 1 Mayıs’ta hep birlikte haykıralım: Emeğimiz, bedenimiz, meydanlar bizim, senin mi sandın!
Emeğiyle dünyayı döndüren kadınlar! İsyancı bedenleriyle sokakları, meydanları özgürleştiren kadınlar! Gelin 1 Mayıs’ta feminist isyanımıza sarılalım. Dünyayı döndüren emeğimizin, kadın düşmanı iktidara soluk aldırmayan isyanımızın, hiç durmadan sokakları dolduran isyancı bedenlerimizin gücüyle bu kez 1 Mayıs’ta hep birlikte haykıralım: Emeğimiz, bedenimiz, meydanlar bizim, senin mi sandın!
Karşılıksız yağmalanan emeğimiz, görünmez kılınan iş yükümüz, değersiz sayılan işlerimiz bu dünyayı sırtında taşıyor. Bizim emeğimizle var edilen bu patriyarkal kapitalist dünyada varlığımız reddedilmeye, tahakküm altına alınmaya, olmazsa şiddetle cezalandırılmaya çalışılıyor. Bu dünyanın böyle dönmesine, bu işlerin böyle gitmesine razı değiliz! Devletiyle ailesiyle emeğimizi görünmezleştiren, bizi eşdeğer işe eşit ücret alamadığımız güvencesiz çalışmaya ve çocuk-yaşlı bakımıyla dört duvar arasına hapseden, bir de üstüne şiddete maruz bırakan bu sömürü sarmalını kabul etmiyoruz!
Pandemisi, ekonomik krizi derken hepimizin omuzlarına sıra sıra yüklenerek taşınamaz hale gelen yüklerimizle 1 Mayıs’ta feminist isyanımıza sarılıyoruz. Evlerde bakım yüküyle, iş yerlerinde kar hırsı, taciz ve mobbingle, hayatın her alanında uymamız beklenen “kurallar;“ ailede sevgi, fedakarlık, şefkat adına karşılıksız tatmin etmemiz gereken sorumluluklarla bunalan varlığımızla, 1 Mayıs’ta feminist isyanımıza sarılıyoruz. Feminist isyanımızla bizim olanı, emeğimizi ve hayatımızı geri almaya geliyoruz!
Hayatımızı bir yıkıntıya, ülkemizi bir yağma alanına, depremi bir toplumsal afete dönüştüren AKP iktidarının yoksullaştırdığı kadınlar! Gelin 1 Mayıs’ta yine hep birlikte feminist isyanımıza sarılalım; ekonomik kriz bahanesiyle bizleri daha büyük bir cendereye sıkıştırmaya çalışan AKP iktidarının hepimize karşı işlediği suçları meydanlarla bir kez daha hep birlikte haykıralım.
AKP iktidarı altında her gün biraz daha yoksullaşan, güvencesiz hayatlara, Diyanet’in İslamcı aile modeline ve ahlakına sıkıştırılmak istenen kadınlar! Gelin 1 Mayıs’ta bizleri kamusal alandan silmeye, gerici-ahlakçı cendereleri içine hapsetmeye çalışanlara karşı 8 Martlarda yükselttiğimiz isyanı 1 Mayıs’ta da meydanlara taşıyalım. Diyaneti, tarikatları, aile kurultayları ile kadınların bedenini ucuz emek-çocuk üretme deposu sayan, bizleri şiddetle terbiye edeceğini sanan siyasal iktidara karşı taleplerimizi yine sokaklardan, meydanlardan haykıralım.
İstanbul Sözleşmesinin iptali, şiddete karşı mücadele mekanizmalarının işlevsizleşmesiyle günde 8 kadının öldürüldüğü bir ülkede hayatın her alanında şiddetle daha fazla maruz kalan kadınlar! Sokaklarda yürürken tedirgin hissetmemek için birbirine, feminist mücadelemize sarılan; her eylemde polis şiddetiyle kapatılan meydanları aynı direnç ve coşkuyla özgürleştiren kadınlar! İktidarın büyük tepkimizi şiddete ve korkuyla yönetmeye çalıştığı bir ülkede sokakları, 1 Mayıs alanlarını, Taksim Meydanı’nı öfkemizle, taleplerimizle çınlatalım.
Dünyayı döndüren emeğimizi, bu emekle yarattığımız hayatı, bizim olanı geri almak için; emeğimize el koymaya çalışan siyasal iktidara, patrona, aileye, babaya, kocaya dur demek için 1 Mayıs’ta meydanlara çıkıyoruz!
Emeğimiz, bedenimiz, meydanlar ve 1 Mayıs bizim: 1 Mayıs’ta Sarıl Feminist İsyana!
Kadın Savunması’yla 1 Mayıs’a katılmak için lütfen kayıt formuna tıklayın